ölümcül

aldanmış bir hayatın öznesine kabulümsün
yokluk aralarına demli çay-sigara ile eşlik ettiğim.
ölüm kokusunu her duyduğumda biraz daha sevmeye başlıyorum seni,
öte yaşamların dinginliğine,
çarpıklığına
ve sisli sevişmelerine özendim,
ya da doyuramadığım tüm hayallerimin peşinden yitirdim seni.
şimdilerde ince bir ağıt var kulaklarımda
her duyduğumda sana defalarca koşmak istediğim.
ve sevişmek
dokunmadan sana,doymak o anına.
sonra ağıt biter ,gitme vaktine sığınır gözlerim
yalancı gitmeler söylerim bize
senin inanmadığın,kendime inandırdığım
tehlikeli yalanlar...
ve o yalanlara defalarca ben eklerim,dokunurum yüreğine.
bir bıçak getir gelirken
ölmeye yakınken daha çok seviyorum seni...